2025'te Gayrimenkul Sektörünü Bekleyen Tehlikeler ve Trendler
PwC ve ULI iş birliğiyle gerçekleştirilen “Gayrimenkulde Gelişen Trendler” araştırması, 2025 yılında gayrimenkul sektörünün karşılaşacağı fırsatları ve zorlukları ortaya koydu. Araştırma, Avrupa gayrimenkul piyasasında iyileşen faiz oranı ortamına rağmen, ekonomik ve jeopolitik belirsizliklerin sektörü endişelendirdiğini vurguluyor. Ancak toparlanma sürecine dair umutlar da var. İşte sektörü bekleyen tehlikeler, öne çıkan trendler ve kritik değerlendirmeler:
Gayrimenkul Sektöründe İklim Değişikliği Gündemde
PwC Türkiye Gayrimenkul Sektörü Lideri Umurcan Gago, sektördeki en büyük gündem maddelerinden birinin iklim değişikliği olduğunu belirtti. Artan ekstrem hava olayları, sel, yangın, fırtına gibi afetler gayrimenkul piyasasında riskleri artırıyor. Bu durum, sadece proje geliştirme süreçlerini değil, finansman ve sigorta sistemlerini de etkiliyor.
Gago, açıklamalarında şu hususlara dikkat çekti:
- İklim riski, kredi süreçlerini etkiliyor: Kredi kuruluşları artık projelerde iklim risk haritalarını dikkate alıyor.
- Sigorta sektörü zorlanıyor: Artan afetler nedeniyle sigorta şirketleri mevcut prim seviyeleriyle poliçe üretmekte zorlanıyor, bu da sigorta edilebilirliği sorun haline getiriyor.
- Sektörün ESG yaklaşımı güçleniyor: Çevresel, Sosyal ve Yönetişim (ESG) uygulamaları, yatırım kararlarında öncelik kazanıyor.
2025'te Gayrimenkul Sektörünü Endişelendiren 10 Kritik Tehlike
Araştırma, sektör liderlerinin önümüzdeki yıl karşılaşabileceği 10 temel zorluk alanını ortaya koydu:
- Siyasi İstikrarsızlık: Avrupa ve Orta Doğu’daki belirsizlikler, sektörü doğrudan etkiliyor.
- Bölgesel Çatışmaların Artışı: Jeopolitik gerilimler, yatırım iştahını olumsuz etkiliyor.
- Ekonomik Büyüme Hızı: Avrupa’nın ekonomik büyümesindeki yavaşlama, sektördeki toparlanmayı geciktiriyor.
- Artan Düzenlemeler: Ulusal ve uluslararası yasal düzenlemeler, projelerin maliyet ve süreçlerini etkiliyor.
- Çevresel Sorunlar: Karbonsuzlaşma hedefleri, projelerde maliyetleri artırıyor.
- İnşaat Maliyetleri ve Kaynak Bulunabilirliği: Maliyetlerdeki artış ve tedarik zincirindeki zorluklar, projeleri yavaşlatıyor.
- Sermaye Gereklilikleri: Yatırımlarda artan sermaye gereklilikleri, finansmana erişimi sınırlıyor.
- Sürdürülebilirlik Zorunlulukları: Karbon nötr projeler geliştirmek, sektör için bir zorunluluk haline geliyor.
- Küresel Ekonomik Büyüme: Küresel ekonomideki belirsizlikler, gayrimenkul yatırımlarını zayıflatabilir.
- Yeniden Finansman: Finansman maliyetleri ve erişim zorlukları, mevcut projelerin sürdürülebilirliğini tehdit ediyor.
Kiralama Talebinde Zayıflama ve Yatırımcı Stratejileri
Araştırma, ekonomik görünümün zayıflığı nedeniyle kiracı talebindeki düşüşün devam ettiğini gösteriyor. Katılımcıların %44’ü, kira gelirlerinin gelecek yıl için bir sorun olabileceğini belirtti. Ayrıca, toparlanmanın birkaç yıl alabileceği ve sektörün kısa vadede dikkatli bir yaklaşım izlemesi gerektiği vurgulanıyor.
Bununla birlikte, lojistik, depolama ve çeşitli konut türleri, yatırımcılar için dayanıklı ve cazip segmentler olarak öne çıkıyor. Özellikle şehir tercihinde piyasa büyüklüğü ve likidite, anahtar faktörler olarak öne çıkıyor.
Gayrimenkul Finansmanında İyimserlik Artıyor
Araştırma bulguları, 2025 yılında finansmana erişimin iyileşeceğini ve sermaye girişlerinin artacağını gösteriyor. Faiz oranlarındaki düşüş beklentisi, yatırım hacimlerinin büyümesine olanak sağlayabilir. Özellikle ofis ve perakende satış segmentlerindeki fiyatlandırma farklarının azalması, alıcı ve satıcıların uzlaşma ihtimalini artırıyor.
Avrupa Gayrimenkul Piyasasında Lider Şehirler
Araştırmaya göre, Avrupa’da gayrimenkul sektörü için en çok tercih edilen şehirler sırasıyla:
- Londra: Geniş piyasa hacmi ve likiditesiyle yatırımcıların gözdesi olmaya devam ediyor.
- Madrid: Lojistik ve konut projeleriyle öne çıkıyor.
- Paris: Yüksek kaliteli ofis ve konut projeleriyle yatırımcıları çekiyor.
Hollanda, İngiltere, İsveç ve İtalya’da yatırım hacimleri artış gösterirken, Almanya, Fransa ve İspanya gibi ülkelerde toparlanmanın zaman alacağı öngörülüyor.
2025 Gayrimenkul Sektörü için Beklentiler
Araştırmanın sonuçları, gayrimenkul sektörünün toparlanmaya yönelik umutlarını koruduğunu, ancak belirsizliklere karşı dikkatli olunması gerektiğini ortaya koyuyor. Özellikle sürdürülebilirlik ve çevresel etkiler, sektörde yeni bir standart haline geliyor.
- Yatırımcılar için öneri: Lojistik ve konut projeleri, 2025 yılı için en dayanıklı ve kazançlı segmentler arasında.
- Sürdürülebilirlik yatırımları: ESG uygulamaları, yatırımcıların projeleri değerlendirirken öncelik verdiği kriterlerden biri haline geliyor.
- Finansman ve sermaye girişleri: Daha düşük faiz oranları beklentisi, sektörün hareketliliğini artırabilir.
Gayrimenkulde Gelecek Dönem İçin Hazırlık Şart
2025 yılı, gayrimenkul sektörü için hem fırsatların hem de zorlukların yoğun olacağı bir yıl olacak. İklim değişikliği, inşaat maliyetleri, jeopolitik belirsizlikler ve düzenleyici çerçevedeki değişiklikler, sektörün dikkat etmesi gereken başlıca riskler arasında yer alıyor. Ancak sürdürülebilirlik projeleri ve finansman koşullarındaki iyileşme, sektördeki toparlanma sürecini hızlandırabilir.